Ankaragücü, İstanbulspor karşısında 2-1’lik galibiyet elde etti. Ancak bu galibiyetin sevinci, taraftarların kafasındaki soru işaretlerini gidermeye yetmedi. Sahada sergilenen oyun, şampiyonluk yarışındaki bir takımdan beklenen seviyenin çok altında kaldı.
Maçın ilk yarısında sergilenen dağınık oyun ve takım içindeki gruplaşmalar, Ankaragücü’nün geleceği hakkında endişe yaratıyor. Top kayıpları, savunmada yapılan basit hatalar ve hücumdaki etkisizlik, takımın hedeflerine ulaşmada ciddi sorunlar yaşadığını gösteriyor. Bu galibiyet bile, takımın genel performansına dair önemli sinyaller veriyor. Orhan Sal’ın köşe yazısında belirttiği gibi, “Bu hava şampiyonluk havası değil.” Ankaragücü, bu şekilde devam ederse, hedeflerinden uzak kalacak gibi görünüyor.
Taraftarların galibiyet sonrası yaşadığı karmaşık duygular ise şaşırtıcı değil. Kazanmak her zaman mutluluk getirir, ancak bu mutluluğun arkasında bir hüzün ve kaygı da gizli. Maçın ardından sevinç yaşanıyor, ancak içimizde bir boşluk hissi var. Çünkü izlediğimiz futbol, geleceğe dair umutlarımızı beslemekten uzak.Sahada bazı futbolcular emek sarf ediyorlar ama yeterli değil.
Takımın yönetimsel ve saha içi sorunları, sadece bugünün değil, geleceğin de en büyük tehditleri arasında. Teknik direktör ve yönetim, takımın iç disiplinini ve oyun kalitesini artırmak için acil adımlar atmalı. Aksi takdirde, bu sezon sadece kayıp bir yıl olarak hatırlanabilir.
Ankaragücü camiası, her zaman takımının arkasında oldu. Ancak bu destek de bir yere kadar. Özellikle Efkan Bekiroğlu’nun golden sonra tribünlere yaptığı hareketler, Ankaragücü gibi bir camiaya karşı yapılacak bir davranış değildir. Bu tür davranışlar, taraftarın sabrını zorlayabilir. Daha önce benzer bir durum Tolga Ciğerci’nin başına gelmişti ve özrünü dileyerek kendini affettirdi. Kibir, bu camianın kabul edemeyeceği bir tutumdur.
Eğer takım bu sezon şampiyonluk mücadelesinde söz sahibi olmak istiyorsa, sahada ve saha dışında ciddi bir toparlanma yaşanmalı. Taraftarın sabrı tükenmeden, bu süreçten güçlenerek çıkmanın yolları aranmalı. Çünkü bu şehir ve camia, çok daha iyisini hak ediyor.
